İlginizi Çekebilir
  1. Ana Sayfa
  2. Sürdürülebilirlik
  3. Dijital bağımlılık ürkütüyor

Dijital bağımlılık ürkütüyor

Dijital bağımlılık ürkütüyor

Dijital bağımlılık ürkütüyor

Çocuklar ve gençler, her gün sosyal medya yoluyla onlarca fotoğraf, video paylaşıyor, yüzlerce yorum alıyor, binlerce beğeni topluyor. Facebook, Twitter, Instagram, Youtube gibi sosyal paylaşım sitelerinde gece gündüz saatlerce zaman geçiren çocuklar, akıllı telefonlarını ellerinden düşürmüyor, bilgisayar ve tabletlerinin başından kalkmıyor. 
Sosyal medyada etiketler üzerinden milyonlarca insana ulaşan çocukları, birçok tehlike bekliyor. Bu siteler üzerinden hiç tanımadıkları insanlarla iletişime geçerek kişisel bilgilerini paylaşan çocukların, şifreleri kırılarak hesapları ele geçirilebiliyor, profillerindeki fotoğraflar kötü amaçlar için kullanılabiliyor. 
İntihar oranları arttı
Selfie çılgınlığının yaşandığı son yıllarda sosyal medyada paylaşılan fotoğraflara bakarak kendilerinde kusur aramaya başlayan gençlerin ise özellikle burun, dudak gibi estetik ameliyatlar geçirme oranı artıyor. Ergenler arasında fiziksel görünümün çok önemli olduğunu belirten Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Emel Sarı Gökten şunlara dikkat çekiyor: 
“Ergenlik, fiziksel özelliklere aşırı yatırım yapılan bir dönem. Bu dönemde zaten ergenin fiziğiyle meşguliyeti fazla. Sosyal medyada sürekli kusursuz fotoğrafların paylaşılması akranları arasındaki rekabeti körüklüyor ve bedenle ilgili kusursuz görünümün üzerinde daha çok durmalarına neden oluyor.” 
Çocuklar, yaptıkları her paylaşımda beğeni toplamadıkları durumda psikolojik sorunlar yaşayabiliyor. Twitter Sosyal İnovasyon Müdürü Claire Diaz Ortiz, Türkiye İnovasyon ve Girişimcilik Haftası’nda yaptığı konuşmada sosyal medyanın depresyona neden olduğunu kaydetti. Ortiz, ABD’de gençlerde intihar artış oranının iki katına çıktığının altını çizdi. Bunda sosyal medyanın etkisine dikkat çeken Ortiz, “Bazen ben bile başkasının bir paylaşımı nedeniyle üzülüyorum. Z nesli ise tamamen sosyal medyayla yetişiyor. Dolayısıyla sosyal medyanın depresyona yol açması büyük bir problem” dedi. 
Hisar Hospital Intercontinental Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Dr. Asya Armağan, kontrolsüz sosyal medya kullanımının çocuklarda oluşturduğu ruhsal ve sosyal zararları şöyle sıralıyor:     
Sosyal medyada çocuklar, yaş ve ruhsal gelişimine uygun olmayan cinsel ve şiddet yönelimli içeriğe maruz kalabiliyorlar. Bu da çocuk ve gençlerin şiddet karşısında duyarsızlaşmasına, saldırgan davranışlarda artışa neden olabiliyor. 
Sanal ortamda ırkçılık, ayrımcılık gibi zorbalığa tanık olabiliyorlar. Reklam endüstrisi için de önemli bir hedef halindeler. Mahremiyet duygusunun gelişmesi güçleşebiliyor. Sanal ortamdaki ilişkiler, çocuğun “gerçek” kişilerarası ilişkiler kurmasını zorlaştırabiliyor.
Dengeli ve güvenli bir internet kullanımı sağlanamazsa, çocuklar, tıpkı alkol ve madde bağımlılığında olduğu gibi yoksunluğunda ortaya çıkan ruhsal sıkıntıyla karakterize olan internet bağımlılığıyla karşı karşıya kalıyorlar.

Değersiz hissediyorlar

Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Uzman Klinik Psikoloğu İpek Özaktaç, beğenilmek, sevilmek, arkadaş ortamında kabul görmek ve onaylanmak gibi ihtiyaçların sosyal medya üzerinden karşılanıyor olmasının uzun vadede çocuklarda kaygı ve endişeye neden olabildiğinin altını çiziyor. Sosyal medyada beklenilen beğeninin alınmamasının çocuklarda ‘değersizim’, ‘sevilmiyorum’ gibi olumsuz düşünceler yarattığını dile getiren Özaktaç, bu durumun çocuğu uzun vadede sosyal ilişkilerde zorlayabildiğine dikkat çekiyor. 

‘Doğayla buluşsunlar’

Uğur Koleji’nin düzenlediği “Teknoloji Bağımlılığının Dünü, Bugünü, Yarını” konulu seminerde konuşan Uzman Klinik Psikolog Elif Kurtoğlu ise ebeveynlerin ders çalışmaları, yemek yemeleri, sıkılmamaları için akıllı telefon ve tabletleri çocuklara ödül gibi verdiğini belirtiyor. Kurtoğlu; ailelere şunları öneriyor: “Çocuklarınızı yeni yerlere götürün, doğayla buluşturun. Toprakla, bitkilerle tanışsınlar. Teknolojiyi de kontrollü bir şekilde kullanmalarına müsaade edilebilirsiniz.”

Çocuklar için süre 1 saat

Sosyal medya kullanım yaşının her geçen yıl düştüğüne dikkat çeken Dr. Asya Armağan, Facebook, Twitter, Instagram gibi paylaşım sitelerinde ve mobil uygulamalarda hesap oluşturma yaşının 13 olarak sınırlandırılmış olsa da 7-8’e kadar indiğini kaydediyor. Armağan, 13 yaşın altındaki çocukların kendilerine ait bir hesap olmadan mümkünse ebeveynlerinin kullandığı hesap üzerinden bir yetişkin eşliğinde sosyal medyayı kullanmalarına izin verilmesi gerektiğini belirtiyor. 
Emel Sarı Gökten de 12 yaş sonrası ergenlik dönemiyle birlikte sosyal medya kullanımının iyice arttığına dikkat çekiyor. 
İlkokul çağındaki çocuklar için internet kullanımının günlük 1 saat, ortaokul ve lise çağındaki çocuklar için ise 1,5-2 saati geçmemesi gerektiğini belirten İpek Özaktaç ise “Çocukların internet kullanımının sınırlandığı saatlerde ebeveynlerin tablet ya da akıllı telefon kullanımını bırakmaları ve çocuklarıyla birlikte farklı etkinliklere yönelmeleri, kısıtlamanın getireceği zorlukları ortadan kaldırabilir” diyor. 

Darüşşafaka, robotta iddialı

Darüşşafaka Lisesi Robot Takımı, yaptıkları robotlarla 2 yarışmadan ödül kazandı. Türkiye’den 54 liseden öğrencilerin katıldığı 2017 Turkish Robotics Off-Season Robot Yarışması’nda Darüşşafaka Robot Kulübü Sultans of Türkiye yaptığı robotla finale kalarak “Finalist Alliance” ödülünün sahibi oldu. Öğrencilerin yaptığı robot, “Mühendislikte Mükemmellik” ödülüne de layık görüldü. Darüşşafaka Lisesi Robot Takımı, aynı zamanda İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde düzenlenen 14. Buluş Şenliği’nde “The King” adlı robotlarıyla “En Küçük Tasarım” ödülünün de sahibi oldu. 

İTÜ, en yeşil 77. üniversite oldu

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) dünyanın seçkin üniversitelerinin kampüslerinin yeşil ve sürdürülebilirlik açısından değerlendirildiği Greenmetric (Yeşil Ölçüm) sıralamasında 77. sırada yer aldı. İTÜ, 619 üniversitenin değerlendirildiği listeye Türkiye’den giren tek üniversite oldu. Yeşil kampüs projelerini 2013’ten beri sürdürdüklerini dile getiren İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, “Ayazağa Yerleşkesi, trafiği ve gökdelenleriyle anılan Maslak’ın ortasında yıllardır Yeşil Kampüs projeleriyle şehrin doğaya açılan bir kapısı. Yerleşkemizi son 5 yıldır farklı bir görünüme kavuşturduk. Bisiklet, yürüyüş yolları, peyzaj, kampüs içi aydınlatma çalışmaları ve spor alanları bu çalışmalar arasında” dedi. 
Kampüslerinin vakit geçirilmekten keyif alınan ve huzur veren bir atmosfere sahip olduğunu belirten Karaca, İTÜ’nün 250. yılına doğru kurum kimliğine yakışır bir kampüs oluşturma çabalarının devam edeceğini söyledi. Yeşil Kampüs’ün sadece “yeşil” değil, engellileri ve yeniden dönüşümü kapsadığını belirten İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tayfun Kındap ise sıradaki hedeflerinin “akıllı kampüs”e ulaşmak olduğunu açıkladı. 

Kağıtçıbaşı adına  ödül verilecek

Koç Üniversitesi’nde kurulan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Sürdürülebilir Kalkınma UNESCO Kürsüsü” nezdinde oluşturulan Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı, İnsan Gelişimi Araştırma Ödülü verilecek. Ödül, psikoloji alanında insan gelişimini, insan esenliğini desteklemeye yönelik uygulamalı ya da uygulamalara ışık tutabilecek bilimsel araştırma projeleri ile sosyoloji ve eğitim bilimleri gibi diğer davranış bilimlerindeki benzer projelere verilecek.
40 yaşını aşmamış Türk vatandaşları ve doktora derecesine sahip ya da tez aşamasında doktora öğrencisi olma kriterlerine uyan adayların başvurabildiği ödülü almaya hak kazanan araştırma sahibine 25 bin TL verilecek. Ödüle başvurular, 15 Ocak 2018’de sona erecek. Ödül töreni 26 Şubat 2018’de düzenlenecek.

Dünya sorunlarına çözüm ürettiler

Türkiye Uluslararası Model Birleşmiş Milletler Konferansı (TIMUN), Üsküdar Amerikan Lisesi’nde (ÜAL) gerçekleştirildi. Türkiye’de Uluslararası Model BM Konferansı’nı düzenleyen ilk okul olan ÜAL, konferansa bu yıl 24. kez ev sahipliği yaptı. Öğrencilerin dünya sorunlarına duyarlı, global vatandaşlar olması amacıyla düzenlenen konferansa, 31 okuldan 400 lise öğrencisi katıldı. 

Öğrencilere gerçek bir BM ortamı yaratan, politika ve insan haklarının tartışıldığı bir konferans olan TIMUN Konferansı’nın bu yılki teması “Köprüler Kurmak” olarak belirlendi. Konferansta öğrenciler Silahsızlanma, İnsan Hakları, Çevre, Yasal, Özel Politik gibi komitelerde müzakerelerde bulunup, dünya sorunlarına çözüm aradı ve yasa tasarıları hazırladı. Konferansta terörden çocuk işçilere, savaş mültecilerinden nüfus artışına birçok gündem maddesi ele alındı. Ayrıca Kanserli Çocuklara Umut Vakfı yararına bağış toplandı.

Kestaneli lezzetler İstinye’ye ödül getirdi

İstinye Üniversitesi Aşçılık Bölümü öğrencileri, Bursa Gastronomi Derneği tarafından düzenlenen, 1. Ulusal Kestaneli Lezzetler Yemek Yarışması’nda, 3 altın madalya kazandı. Kübra Metin, “Tatlı Tabağı” kategorisinde “Mereng Eşliğinde Kestane Krokanlı Şekerpare” tatlı tabağıyla; Göktuğ Karaoğlu, “Su Ürünleri ve Deniz Mutfağı Ana Yemek” kategorisinde “Ahtapot Eşliğinde Deniz Börülcesi ve Mango Soslu Somon” tabağıyla ve Cihan Beylen de “Taze Makarna” kategorisinde “Karides ve Kestane Dolgulu Artizan Mantı” tabağıyla altın madalya aldı.
Bu yıl açılan Aşçılık Bölümü öğrencilerinin 2 aydır eğitim gördüğünü dile getiren Aşçılık Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Çağla Özer, “Hızlıca öğrencilerimizi bu yarışmaya hazırladık. Onlar da çabalarının karşılığını aldı. Yarışmada altın madalya kazanan öğrenciler ise zor bir süreçten geçti. Kazandıkları icin gurur duyuyoruz” dedi. 

Kaynak :http://www.milliyet.com.tr/dijital-bagimlilik-urkutuyor-gundem-2572775/

Yazar Hakkında

Yeşil Kumbara

Yeşil Kumbara projesi katı atıkların ayrıştırılması ve ekonomiye geri kazandırılması mottosuyla çalışmaktadır. Devlet desteği ile yürütülmesi hedeflenen proje ekonomi için kalkınma projesidir.

Yorum Yap


Notice: Undefined variable: user_ID in /home/u7337956/public_html/wp-content/themes/geoit/comments.php on line 24